Bir dönem müzik dünyamızda fırtınalar estiren Anadolu Rock, görsel sanatlardan aldığı destek ve internetin sunduğu imkanlarla yeniden gündemde.
Cem Karaca, Moğollar, Ersen Dadaşlar, Üç Hürel… 60’lı yılların sonlarında yerelden evrensele ulaşma amacındaki müzisyenlerin Anadolu topraklarından çıktıkları müzikal yolculuk büyük ilgi uyandırmış, popüler müzik tarihimizin önemli kilometre taşlarından biri olmuştu. Türkiye’ye özgü bu müzik türü bir grup gencin çabalarıyla yeniden gündemde.
Kurucuları tarafından kültürel bir sosyal sorumluluk projesi olarak değerlendirilen ve kar amacı gütmeyen Anatolian Rock Revival Project; 1960’lardan 1980’lere uzanan zaman dilimi içinde Türkiye’de fırtınalar estiren Anadolu Rock’ın az bilinen örneklerini görsel çalışmalar eşliğinde dinleyiciyle buluşturmayı amaçlıyor. Uzun ömürlü ve hatırlanabilir bir işe imza atmak isteyen yedi kişilik bir arkadaş grubu tarafından kurgulanan proje, iki sene gibi bir sürede, hatırı sayılır biz izleyici kitlesine ulaşmayı hem yurt içinde hem de yurt dışunda başarmış.
Abadılu Rock’ın son derece ve etkin olduğu bir dönemdeki müzikal yolculuğunun merak altına alındığı projeyle bu müzik türünün farklı yönlerinin bilmeyenler tarafından keşfedilmesi, müzikle uğraşanlara ilham verebilecek eserlerin uluslararası müzik piyasasında dolaşıma yeniden dahil edilmesi hedefleniyor. Proje, dışarıdan katkıda bulunmak isteyen çok sayıda illüstratörden kendisine gönderilen şarkı havuzundan duygusal olarak kendisine en yakın hissettiği şarkıyı seçmesi ve bu şarkı için özel bir poster hazırlaması isteniyor. Şarkının hissiyatı ve sözleri ışığında oluşturulan kompozisyonlarla farklı tarzların, farklı duyguların uyandırılması arzu ediliyor. Posterlerin üzerinde yer alan QR kodları insanların manen farklı bir dünyaya geçmesini sağlayan bir kapı işlevi görüyor.
Halihazırda posteri hazır olan 86 şarkı, projenin sosyal medya sayfası üzerinden İngilizce alt yazılarıyla birlikte dinlenebiliyor. 101’inci posterle projenin illüstrasyon aşamasının tamamlanması ve Anadolu Rock’a giriş mahiyetinde mütevazi bir arşiv oluşturulması planlanıyor. Proje tamamlandığında yerli ve yabancı müzikseverler, müzik araştırmacıları son derece kolay ve hızlı bir şekilde özgün parçalara ulaşabilecek. Duydukları ilginin mecrasını genişletmek, bu alanda yaptıkları araştırmaları daha çok derinleştirmek isteyenler kronolojik olarak hazırlanmış bir arşive de erişerek Anadolu Rock’ın kırkambarına girme imkanı bulacak.
Projenin koordinatörü Gökhan Yücel, süreç boyunca Moğollar, Cem Karaca, Erkin Koray ve Mavi Işıklar gibi bilinen isimlerin, grupların dışında farklı grupları da keşfettiklerini ve bunun üzerine Grup Çığrışım ve TPAO Batman Orkestrası, Kaygısızlar, Silüetler, Grup Bunalım, Hardal gibi pek çok grubun projede yer almasına karar verdiklerini söylüyor.
Son derece zengin bu müzik kültürüne sahip çıkmanın ve yeniden yayılmasına vesile olmanın çok önemli bir sosyal sorumluluk göstergesi olduğunu söyleyen Yücel, “Kültürün düşünsel anlamda yayılmasını sağlamıyorsak daha sınırlı bir toplum haline geliriz. Dolayısıyla, bu eserlerin dolaşımda olması oldukça önemli” sözleriyle projenin zenginleştirici boyutuna da dikkat çekiyor.
Projelerinin “dijital müzik müzesi” olarak değerlendirilmesini, dünyanın dört bir yanında sergilenmesini, herkese ulaşmasını amaçladıklarını belirten Yücel, Anadolu Rock’ın sürekliliğinin de böylece sağlanabileceğini düşünüyor. Anadolu Rock’ın gölgede kalmış başyapıtlarını keşfetmek ve şarkılar için yapılmış özel çalışmaları takip etmek için yek yapmanız gereken, projenin sosyal medyadaki sayfalarını ziyaret etmek.